“Aşkta neden hep aynı şeyleri yaşıyorum?”

“Ben mi fazla bağlanıyorum, yoksa o mu uzaklaşıyor?”

“İlişkilerde neden hep bir taraf kaçar, diğer taraf kovalar?”

Bu sorular tanıdık geliyorsa, muhtemelen bağlanma stilin hakkında farkında olmadan bazı sinyaller alıyorsundur.
Çünkü evet nasıl sevdiğin, nasıl sevildiğini düşündüğünle, yani bağlanma stilinle çok ama çok alakalı.

 Bağlanma Stili Ne Demek?

Bağlanma stili, çocuklukta bakım verenlerle (genellikle anne-baba) kurduğumuz ilişkinin, yetişkinlikte romantik ilişkilerimize yansımasıdır.

Yani kısaca:

Bebekken seni nasıl tuttularsa, büyüyünce sen de öyle tutunursun.
Psikolojide 4 ana bağlanma stili var. Her biri ilişkilerde farklı dinamikler yaratıyor.

1. Güvenli Bağlanma:

“Hem severim hem özgür bırakırım.”

Bu stile sahip kişiler genelde:

•    Sevgiye açık ve karşılık verebilir,
•    Yalnız kalmaktan korkmaz,
•    Duygusal yakınlıktan rahatsız olmazlar.

İlişkilerinde netlik, açıklık ve denge vardır. Kendi duygularını tanır, partnerinin duygularına da alan tanır.
 İdeal senaryo gibi görünse de… Güvenli bağlanma öğrenilebilir bir şeydir.

2. Kaygılı Bağlanma:

“Beni gerçekten seviyor mu?”

Bu kişiler:

•    Sürekli onay ve ilgi arar,
•    Terk edilme korkusu yaşar,
•    Partnerin mesaj atmaması bile büyük bir kriz yaratabilir.

İlişkide boğulma riski vardır, çünkü sevgi eşittir sürekli “ilgili olma” gibi hissedilir.
Bazen duygusal iniş çıkışlarla ilişkiyi fark etmeden yorarlar.

3. Kaçıngan Bağlanma:

“Yakınlık mı? Hmm… gerek var mı?”
Kaçıngan bağlananlar:
•    Bağımsızlıklarına çok düşkündür,
•    Aşırı duygusallıktan kaçınır,
•    “Mesafe” onlar için güvenli alandır.

İlişki başta güzel gider ama yakınlık artınca duvarlar örülmeye başlanır. Kaçıngan kişi, yoğun duyguları yönetmekte zorlandığı için geri çekilir.

4. Kaygılı-Kaçıngan (Çelişkili) Bağlanma:

“Gel ama fazla yaklaşma.”
Bu en karmaşık stil.
•    Hem yakınlık ister, hem korkar.
•    Hem bağlanmak ister, hem terk edilmekten kaçınır.
•    İlişkide iniş-çıkış, git-gel çok olur.

Bu kişiler için ilişkiler bir savaş alanı gibidir: Hem özlem, hem gerilim barındırır.

 Peki, Bağlanma Stilim Değişir mi?


Bağlanma stilleri sabit değildir.
Terapi, farkındalık, sağlıklı ilişkiler ve duygusal emek sayesinde kişi güvenli bağlanmaya yaklaşabilir.
Yani, “ben hep böyleyim” demek bir kader değil bir başlangıç noktasıdır.

Kapanış: Sevme Şeklin, Sevildiğini Hissetme Biçiminden Doğar

İlişkiler sadece karşılıklı romantizm değil; çocukluk yaralarının, özlemlerin ve duygusal beklentilerin sahnesidir.
Bağlanma stilini anlamak, bu sahnede hangi rolü oynadığını fark etmene yardımcı olur.
Unutma:

Bir ilişkide olmak, biriyle olmak değil kendinle birlikte orada olabilmektir.

👉 Şimdi Randevu Alın

https://www.otrapsikoloji.com/iletisim